Yazar Salman Rüşdi’ye bıçaklı saldırının şüphelisi suçlamaları kabul etmedi

Geçen hafta New York’ta romancı Salman Rüşdi’yi bıçaklamakla suçlanan ve mahkemeye çıkarılan Hadi Matar, ikinci aşama adam öldürmeye girişim ve hücum suçlamalarını kabul etmedi.

24 yaşındaki Matar, 12 Ağustos’ta Şeytan Ayetleri kitabının yazarı 75 yaşındaki Rüşdi’nin Erie Gölü civarlarındaki bir eğitim merkezinde yapacağı konuşmadan derhal ilkin ona bıçaklı saldırıda bulunmuştu.

Dünyanın dört bir tarafındaki yazar ve siyasetçilerden ifade özgürlüğüne yönelik bir hücum olarak tepki alan vakada Rüşdi ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştı.

Chautauqua bölge mahkemesinde meydana getirilen ilk duruşmada hakim karşısına çıkarılan Matar, ikinci aşama adam öldürmeye girişim ve ikinci aşama hücum ile suçlanıyor.

Yargıç David Foley, Matar’ın kefaletle özgür bırakılmadan gözaltında tutulmasına karar verdi. Matar’ın Rüşdi’ye ve hafifçe yaralanan konferansı moderatörü Ralph Henry Reese’e yaklaşmasını yasaklayan bir koruma emri çıkardı; müdafa avukatının, tarafların davayı medyada tartışmasını yasaklayan geçici bir gösterim yasağı sonucu alınması talebini kabul etti.

Bir sonraki duruşma 22 Eylül’de yapılacak.

Şeytan Ayetleri kitabının yayınlanmasından bir yıl sonrasında, 1989 senesinde İran’ın dini lideri Ayetullah Humeyni, romancının öldürülmesine yönelik bir fetva yayımlamıştı.

Bazı Müslümanlar kitapta Muhammed Peygamber ile ilgili bölümleri sövgü olarak görüyordu.

Hindistan’da Keşmirli Müslüman bir ailenin evladı olarak dünyaya gelen Rüşdi, o zamandan beri başına konulmuş olan bir ödülle yaşıyordu ve dokuz yılını İngiliz polisinin koruması altında saklanarak geçirdi.

Çarşamba günü New York Post tarafınca gösterilen bir röportajda Matar, Humeyni’ye saygı duyduğunu belirtti sadece fetvadan esin alıp almadığını söylemedi. Şeytan Ayetleri’nin “birkaç sayfasını okuduğunu” ve yazarın YouTube videolarını izlediğini kaydetti.

Post’ta yer edinen habere nazaran Matar, Rüşdi için “Ondan pek hoşlanmıyorum” dedi ve “O İslam’a hücum eden biri, onların inançlarına, inanç sistemlerine hücum etti” diye konuştu.

İran Dışişleri Bakanlığı Pazartesi günü yapmış olduğu açıklamada Tahran’ın saldırıyla ilgisi olmadığını söylemiş oldu. Bakanlık sözcüsü Nasır Kanaani, saldırıdan, yazarın kendisinin ve onu destekleyenlerin görevli bulunduğunu söylemiş oldu.

Polis, Lübnanlı Şii bir ailenin evladı olarak California’da doğan Matar’ın tek başına hareket ettiğine inanıyor.

Savcılar, Matar’ın Chautauqua Enstitüsü’ne gittiğini ve burada Rüşdi’nin konferansına giriş için bilet satın aldığını söylüyor. New York Post’a verdiği demeçte Matar, saldırıdan bigün ilkin Buffalo’ya otobüsle gittiğini, hemen sonra Chautauqua’ya gitmek suretiyle bir vasıta kiraladığını ve saldırıdan önceki gece dışarıda çimlerin üstünde uyuduğunu söylemiş oldu.

Görgü tanıklarının ifadelerine nazaran, konferansın yapıldığı yerde belirgin bir güvenlik kontrolü yoktu ve Matar yazara saldırırken konuşmadı. Matar, dinleyiciler tarafınca yere yatırıldıktan sonrasında New York eyalet polisi tarafınca vaka yerinde tutuklandı.

Menajeri Andrew Wylie, saldırıda Rüşdi’nin kolunda sinir hasarı, karaciğerinde yaralar ve muhtemelen bir gözünün kaybı da dahil olmak suretiyle ciddi yaralar aldığını söylemiş oldu.

Wylie, Rüşdi’nin yaralarının ağır olmasına karşılık sıhhat durumunun iyiye gittiğini belirtti.