
Kaynak, Getty Images
Meşhur Fransız film yönetmeni Jean-Luc Godard 91 yaşlarında yaşamını yitirdi.
Godard, beyaz perdede çığır açan Fransız Yeni Dalga Akımı’na öncülük etmişti.
1960’ta Serseri Aşıklar filmiyle yönetmenliğe süregelen Godard, hemen sonra büyük beğeni alan Le Mépris (Contempt), Bande à Part (Band of Outsiders), Alphaville benzer biçimde filmleri yönetti.
Filmleriyle beyazperdeye yeni bir enerji ve cesaret getiren Godard, Quentin Tarantino ve Martin Scorsese benzer biçimde yönetmenleri de etkiledi.
Godard kamera arkasına geçmeden ilkin beyazperde eleştirmeni olarak işe başladı.
Jean Seberg ve Jean-Pierre Belmondo’nun başrolde oynadığı Serseri Aşıklar filmimizde oyuncuların rahat ve bayağı tavırları dikkat çekmiş, kamera da devamlı hareket haliyle beyazperdeye yeni bir hava katmıştı.
Oyuncular arasındaki diyaloglarda doğaçlamaya da yer verilmişti.
Godard bu filmi için şu değerlendirmeyi yapmıştı:
“Beyaz perdenin daha ilkin yapmış olduğu her şeyi alıp – kızlar, gangsterler, otomobiller – patlatan ve eski tarza bir kalemde son veren bir filmdi.”
Godard’ın Le Petit Soldat (The Little Soldier) filmiyse, devlet eliyle işkence görüntüleri sebebiyle 1963’e dek yasaklı kaldı.
Bu filmimizde oynayan Anna Karina 1961’de Goddard ile evliliğe ilk adımını attı ve Hanım Hanımdır, Vivre Sa vie’de (Yaşamını Yaşamak) ve Bande a part benzer biçimde birçok başarı göstermiş filmimizde rol aldı.
Reuters haber ajansına konuşan eski Fransa Kültür Bakanı Jack Lang, Godard için “O, sinemayı şiir ve felsefeyle doldurdu. Onun keskin ve benzeri olmayan gözü, bizlere görülmez olanı gösterdi” ifadesini kullandı.
Yoruma kapalı.