Ancak bu yeni gerçeklik, İstanbul gibi iklime duyarlı şehirler için farklı anlamlar taşıyor. Akdeniz havzasında yer alan İstanbul'un coğrafi konumu ve özellikleri, onu iklim değişikliğine karşı özellikle duyarlı hale getirerek bu açıdan Avrupa'nın en savunmasız kıyı kenti haline getiriyor” dedi. Geçtiğimiz yıl Dubai'de düzenlenen COP28'de kayıp ve hasar fonunun kurulmasını önemli bir adım olarak gören İmamoğlu, iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki ortak kararlılığımızın altını çizdi. Küresel bir mali çerçeve oluşturmak ilk adımdır ancak yeterli değildir. İklim değişikliği dünyamızın ne kadar birbirine bağlı olduğunu ortaya koyuyor. “Gerçek liderlik sadece kendimizi değil başkalarını da düşünerek hareket etmemizi gerektirir” dedi.İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Paris Belediyesi'nin düzenlediği Ekolojik Dönüşüm için Belediye Başkanları Zirvesi'ne katıldı. Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo'nun ev sahipliği yaptığı zirvede İmamoğlu, Bologna Belediye Başkanı Matteo Lepore, Zagreb Belediye Başkanı Tomislav Tomašević, Varşova Belediye Başkanı Rafał Trzaskowski, Kopenhag Belediye Başkanı Sophie Hæstorp Andersen, Tiran Erion Belediye Başkanı Veliaj, Saraybosna Belediye Başkanı Benjamina Karić ve Bağdat Valisi Abdul Muttalib Al Alwi de katıldı. Zirve katılımcılarına seslenen İmamoğlu, benzer düşüncelere sahip bir Paris topluluğunun parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti paylaşarak konuşmasına başladı ve şunları söyledi: “Şehirler ve iklim, kentsel çevrenin şekillendiği ve iklim koşullarına göre şekillendiği simbiyotik bir ilişkiyi paylaşıyor. “Hem karbon emisyonlarına önemli ölçüde katkıda bulunan hem de dünyanın en yoğun nüfuslu bölgelerinden bazılarına ev sahipliği yapan şehirler, küresel iklim manzarasında çok önemli bir rol oynuyor” dedi.“İSTANBUL, İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI AVRUPA’NIN EN KIRILGAN KIYI ŞEHRİ OLDU”Geride bıraktığımız haziran ayının 175 yıllık verilere göre tarihteki en sıcak ay olduğunu vurgulayan İmamoğlu, şöyle konuştu: “Her yıl daha sıcak yazlar yaşanıyor ve rekor kıran maksimum ve minimum sıcaklıklar yeni normalimiz haline geliyor. Ancak bu yeni gerçeklik, İstanbul gibi iklime duyarlı şehirler için farklı anlamlar taşıyor. Akdeniz havzasında yer alan İstanbul'un coğrafi konumu ve özellikleri, onu iklim değişikliğine karşı özellikle duyarlı hale getirerek bu açıdan Avrupa'nın en savunmasız kıyı kenti haline getiriyor” dedi.İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNDEN KAYNAKLANAN KAYIPLARIN MALİYETİ 2030 YILINDA 200 MİLYON DOLAR OLACAKGelecek tahminlere göre İstanbul'un giderek daha şiddetli hava olayları ile karşı karşıya kalacağını kaydeden İmamoğlu, şöyle konuştu: “Araştırmalar, deniz seviyesinin yükselmesi ve fırtına dalgalanmalarından kaynaklanan kayıpların 2030 yılına kadar İstanbul'a yılda 200 milyon dolara mal olacağını gösteriyor. Belediye başkanlığım süresince, benzeri görülmemiş dolu fırtınalarından Boğaz'daki müsilaj salgınına kadar iklimle ilgili felaketlerin etkilerini ilk elden gördü. “Maalesef bu zorlukların gelecekte daha da kötüleşmesi ve şehirlerin zaten sınırlı olan fonlarını daha da zorlaması bekleniyor.”“İKLİM KRİZİ BELEDİYE BAŞKANLARININ ÖNCELİKLERİ ARASINDA”“İklim krizi, belediye başkanlarının siyasi gündeminin en önemli öncelikleri arasında yer alıyor” diyen İmamoğlu, şöyle devam etti: “Çünkü iklim değişikliğinin sonuçlarına ilk tepkiyi verecek olan biz belediye başkanlarıyız. “Üstelik iklimle ilgili bu sorunlar, toplumlarımızda var olan sosyal eşitsizlikleri daha da kötüleştiriyor.”“KÜRESEL EMİSYONLARIN YÜZDE 80’İNDEN G20 ÜLKELERİ SORUMLU”Bu yıl Rio'da yapılacak G20 zirvesinin küresel emisyonların yüzde 80'inden sorumlu olduğuna işaret eden İmamoğlu, Türkiye'nin küresel sera gazı emisyonlarındaki mevcut payının yüzde 1,3 olduğunu paylaştı. Küresel emisyonlarda daha az paya sahip olan ancak iklim değişikliğinin etkilerinin daha şiddetli hissedildiği ülkelerin varlığına değinen İmamoğlu, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: Geçtiğimiz yıl Dubai önemli bir adımı temsil ediyor ve iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir adımdır.” Ortak kararlılığımızın altını çiziyor. Küresel bir mali çerçeve oluşturmak ilk adımdır ancak yeterli değildir. İklim değişikliği dünyamızın ne kadar birbirine bağlı olduğunu ortaya koyuyor. Gerçek liderlik sadece kendimizi değil başkalarını da düşünerek hareket etmemizi gerektirir.” Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–