AKP, TTB ve diğer meslek örgütlerinde yapısal değişiklik çalışmasını gündemine aldı: Hangi seçenekler konuşuluyor?
- Yazan, Ayşe Sayın
- Unvan, BBC Türkçe
- Bildirdiği yer Ankara

Kaynak, Getty Images
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) sınırötesinde “kimyasal tabanca kullanıldığı iddialarının soruşturulması gerektiği” yönündeki sözleri, meslek birliğinin bir kez daha AKP ve MHP tarafınca hedef olmasına niçin oldu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kapatılması ve Fincancı’nın da vatandaşlıktan çıkarılmasını talep ederken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yasal değişiklikle TTB’deki “Türk” ifadesinin çıkarılabileceğini deklare etti.
Bunun arkasından da AKP, TTB’nin ve öteki kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin yapısının ve isimlerinin değiştirilmesine ilişkin meydana getirilen emekleri raftan indirmeye hazırlanıyor.
TTB ve öteki meslek örgütleri, uzun süredir iktidarın hedefindeydi.
Ortalama iki yıl ilkin, eski Ankara Barosu yönetimin, Diyanet İşleri Başkanı ile ilgili yapmış olduğu izahat üstüne Temmuz 2020’de “çoklu baro” yasasını Meclis’ten geçiren AKP ve MHP, Covid-19 salgını sebebiyle, TTB’nin yapısına ilişkin yasal değişikliği askıya almıştı.
Sadece, çoklu baronun hayata geçmesinden birkaç ay sonrasında TTB’nin, Covid-19 verileri ile ilgili Sıhhat Bakanlığı’nın doğru informasyon vermediği yönündeki açıklamaları üstüne MHP lideri, TTB’nin kapatılmasını istemiş, Erdoğan da bu kurumu “terörle iç içe olmakla” suçlamıştı.
AKP’de hazırlık
Erdoğan ve Bahçeli, son olarak “TSK’nın sınırötesinde kimsaysal tabanca kullanıldığı yönündeki iddiaların soruşturulması gerektiği” yönündeki açıklaması sebebiyle TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya sert tepkiler gösterdi.
Erdoğan hafta başındaki kabine toplantısının arkasından yapmış olduğu açıklamada, “Bakanlarımıza, Tabipler Birliği başta, meslek örgütlerinde yeni bir yapıya geçilmesine yönelik mevzuat çalışmalarının hızlandırılması emirini verdim. Tabipler Birliği Başkanı ile ilgili yargı harekete geçmiştir. Bu ismin (Türk Tabipleri Birliği) gerekirse yasal düzenlemeyle değiştirilmesini sağlayacağız” açıklaması yapmış oldu.
Bahçeli ise grup toplantısında Fincancı’nın vatandaşlıktan çıkarılmasını isterken, TTB’nin “kapatılması” talebini de yineledi.
Anayasa mı, yasal değişim mi?
AKP grubunda hemen hemen bu mevzuda yeni bir emek verme başlatılmasa da daha ilkin meydana getirilen emek harcamalar anımsatılıyor ve bu çalışmaların “güncellenebileceğine” dikkat çekiliyor.
TTB ve Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), Türk Eczacılar Birliği benzer biçimde meslek örgütleri, Anayasa’nın 135. Maddesinde tanımlanan “kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları” içinde içeriyor ve anayasal güvence altına alınıyor.
AKP kaynakları, Erdoğan’ın dile getirmiş olduğu “isim değişikliği” yada meslek örgütlerinin yapısının değiştirilmesi için bir anayasa değişikliğine gereksinim olmadığını, müessese yasalarında yapılacak değişikliklerin kafi olduğuna dikkat çekiyor.
Bahçeli’nin “kapatılsın” talebine rağmen AKP’de, meslek örgütlerinin seçim sisteminin ve isimlerindeki “Türk, Türkiye” ifadelerinin yasa değişikliği yapılması görüşü öne çıkıyor.
AKP içinde tüm kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları için ortak bir “çerçeve yasa” düzenlemesi yapılabileceğini savunanlar da var.
Sadece geçmişte meydana getirilen çalışmalarda TMMOB’ye bağları odalar ile TTB içinde yapısal farklılıklar bulunması sebebiyle, çerçeve düzenleme seçeneğinden vazgeçilmişti.
Bundan dolayı, her bir meslek örgütünün yasasına nazaran, seçim sisteminin değiştirilmesi ve bu kuruluşlar üstünde denetimin artırılmasını yönelik değişimler yapılması seçenekleri konuşuluyor.
Çoklu baro model alınabilir mi?
Bir başta tartışılan seçenek ise “çoklu baro” sisteminde olduğu benzer biçimde illerde birden fazla “oda” kurulmasına olanak sağlamak.
Sadece, uygulamada “çoklu baro” uygulamasının iktidar açısından istenen sonucu vermemesi, en büyük açmaz olarak görülüyor.
Bunun yerine hem TTB hem de TMMOB yönetimlerine ilişkin seçim sisteminin değiştirilmesi üstünde duruluyor.
Mevcut yasada TMMOB Genel Kurulu’nun, iki yılda bir meslekte minimum 10 yıl kıdemli olan üyeleri arasından toplam üye sayısının yüzde 2’si oranında ve üç kişiden azca, 100 kişiden oldukca olmamak suretiyle seçecekleri delegeden oluşacağı hükmü içeriyor.
AKP’nin daha ilkin yapmış olduğu taslak çalışmada genel kurulun 2 bin delegeden oluşması, genel kurulda her odanın kesinlikle minimum 10 delege ile temsil edilmesi, kalan delegelerin ise odaların üye sayısı oranında dağıtılması; seçimlere grup listelerinin yanı sıra bağımsız adayların da katılabilmesi ve aldıkları oy oranına nazaran birlik genel kuruluna asil ve yedek delege seçilmesi öngörülüyordu.
Ek olarak oda genel kurulunun, kayıtlı üyelerden oluşacağı hükmünün değiştirilerek, oda genel kurullarının belli sayıda, üyeden oluşması seçeneği üstünde duruluyordu.
Yoruma kapalı.