2 Aralık Dünya Köleliğin Kaldırılması Günü: Her 150 kişiden biri modern kölelik koşullarında yaşıyor

Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Internasyonal Emek verme Örgütü’ne (ILO) bakılırsa, dünya genelinde her 150 kişiden biri ‘çağdaş kölelik’ olarak adlandırılan sömürü düzeninde sıkışmış durumda.

BM, çağdaş kölelik mağduru toplam insan sayısının 50 milyon bulunduğunu söylüyor. Bu sayı, bir tek dört yıl ilkin 40 milyondu.

Çağdaş kölelik, insanların çeşitli yollarla sömürülmesini ifade eden bir üst terimdir. Bu uygulamalar içinde şunlar olabilir:

BM’ye bağlı Internasyonal Emek verme Örgütü (ILO), 49,6 milyon insanoğlunun çağdaş kölelik koşullarında yaşadığını söylüyor. Bu, kabaca dünyadaki her 150 kişiden biri demek.

ABD’deki Richmond Üniversitesi’nde politika bilimi doçenti ve kölecilik karşıtı bir aktivist olan Dr. Monti Datta, “Bu, çoğu zaman ekonomik kazanç için savunmasız insanların sömürülmesi anlamına geliyor” diyor ve ekliyor:

“Bu, fizyolojik yada ruhsal baskı ile destekleniyor.”

ILO 27,6 milyon insanoğlunun zorla çalıştırıldığını söylüyor.

Bilhassa göçmen işçiler bu mevzuda savunmasız konumda.

Bu kişiler, yoksul ülkelerden inşaat, ziraat, hazır giyim ve ev hizmetleri benzer biçimde sektörlerde çalışmak suretiyle başka ülkelere taşınıyor, hemen sonra bu işlerde sıkışıp kalıyor ve evlerine dönemiyor.

‘International Justice Mission’ isminde sivil cemiyet örgütünden Euan Fraser, “Dünyada hukuk tarafınca korunmayan dört milyar insan bulunduğunu düşünüyoruz” diyor:

“İşverenlerin, hesap sorulmayacağını bilerek insanları sömürmesine izin verildiğinde, insanoğlu zorla çalıştırılmanın tuzağına düşüyor ve insan ticaretine maruz kalıyor.”

Dr. Datta, Hindistan’ın zorla çalıştırma açısından kim bilir en fena ülke bulunduğunu söylüyor.

“Buradaki en büyük problem, tuğla ocakları benzer biçimde yerlerde zorla çalıştırılma ve çocuk işçiliği” diyor.

Dünyada 4,9 milyon hanım ve çocuğa sex işçiliği yaptırıldığı düşünülüyor.

Dr Datta, “Bu tür bir köleliğin travması, kim bilir bir harpte savaşmaktan daha fena” diyor:

“Bu damgalanmayı da bununla beraber getiriyor, bu yüzden hayatta kalmayı başaranların bunun hakkında hitabı zor. Hayatta kalanların fizyolojik ve ruhsal hasarı atlatması seneler alabilir.”

ILO ek olarak dünya genelinde 22 milyon insanoğlunun zorla evlendirilmiş durumda bulunduğunu söylüyor.

Bunların üçte ikisi Asya-Pasifik bölgesinde yaşanıyor.

Dr. Datta, Hindistan ve Pakistan benzer biçimde ülkelerde 18 yaşın altındaki kızları içeren zorla evliliklerin göze çarptığın söylüyor.

Bununla beraber, ILO’nun verileri, zorla evliliklerin en oldukça Körfez Arap vatanlarında yaygın bulunduğunu gösteriyor. Bölgedeki her 1.000 kişiden 4,8’i zorla evlendiriliyor.

Dünyadaki zorla çalıştırmanın (zorla sex işçiliği dahil) yüzde 86’sından hususi sektördeki işverenler görevli.

ILO, dünya genelinde işverenlerin zorla çalıştırmadan 150 milyar dolar kâr elde ettiğini tahmin ediyor.

Bu paranın 51,8 milyar dolarının, Asya-Pasifik bölgesindeki işverenler tarafınca zorla çalıştırılan 15,1 milyon kişiden elde edildiğini söylüyor.

Bunun 46,9 milyon doları ise gelişmiş ülkeler ve Avrupa Birliği’nde elde edildi.

Sadece ILO, nüfusuna oranla dünyada en fazla ‘çağdaş köleye’ haiz olan bölgesinin Körfez Arap ülkeleri bulunduğunu ve her bin kişiden 5,3’ünün mecburi çalıştırıldığını söylüyor.

Euan Fraser, pandemi sebebiyle mecburi çalıştırılmaya maruz kalan insan sayısının arttığını söylüyor.

Fraser, “Covid sebebiyle birçok insan yurtdışında mahsur kaldı yada işini yitirdi. Para kazanmak için daha zor koşulları kabul etmek zorunda kaldılar ve bu yüzden insan tacirlerine karşı daha savunmasızdılar” diyor:

“Köleliğin artması için en uygun ortamı hazırladı.”